adam smith

komünistler için karl marx ne ise kapitalistler için adam smith odur

laissez-faire,laissez-passer.

adam gibi adamdır.

adam simit diye okumayan yozlaşmıştır başka bir bilgim yok

ölümünün üzerinden 200 küsür sene geçse de halen fikirleri iktisat alanında değer gören,kullanılan büyük iktisatçı ve ahlak felsefesi profesörü. ayrıca (bkz: bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler) sözünün sahibidir. ha bir de (bkz: ulusların zenginliği) adlı kitabın (klasik iktisadın başlangıcı kabul edilir) sahibidir kendileri. kaynak için de (bkz: vikipedi)

işletmecinin ruhunu siken adam.

çok saçma bir rüya gördüm sözlük. (sol kanatta iktisadi başlıklar açmamın sebebidir bu rüya.) hani leyla ile mecnunda mecnun ile ismail abi'nin sürekli konuştuğu bir yer var ya? ha işte, orada adam smith ile banklara oturmuş simit yiyorduk amk...

tanım : amına koydumun boş insanı. yememiş içmemiş, çok basit olan para-çokomel teoremini binlerce sayfalık kitap basmış. amcık herif senin yüzünden mezun olamayacağım.

“Akşam yemeğimizi kasap, biracı veya fırıncının iyilikseverliğine değil, fakat onların şahsi çıkarlarına borçluyuz." sözünün sahibidir. bence bizim memlekette bu söz herkese öğretilmeli çünkü herkes işini babasının hayrına yapıyormuş gibi davranıyor. üstüne bir de minnet duymamızı bekliyorlar. çok garip.

Bırakınız yapsınlar, bırakınız etsinler

izmir dolaylarında kendisinden "adam gevrek" olarak söz edilir xd not: ceyda kasabalı'laşmak... noluyo ya?

Ulusların zenginliği isimli kitabı iktisat fakültesinde herhangi bir alanı kazandıysanız alın okuyun.her yıl karşınıza çıkıyor abimiz.4 yıl boyunca uslu bir çocuk olursanız adam smith ve maynard keynesi rüyanızda görmeye başlayabilirsiniz.

(bkz: ekonominin babası) "Her birey kendi karını arttırmaya çalışırken, amacı hiç de bu olmadığı halde bütün toplumun zenginliğinin artmasına hizmet eder. Bunu yaptıran piyasanın gizli elidir." “Yemeğimizi var eden şey, kasabın, biracının ya da fırıncının iyilikseverliği değil, kendi çıkarlarını kollamalarıdır. Onların insanseverliğine değil, bencilliğine hitap ederiz. İhtiyacımız olduğundan asla bahsetmez, aksine onlara faydasından dem vururuz.”